Sorun stoklarınız taşma seviyesinde dolu ise, onların yarattığı olumsuzluklarla baş edebilmek için ihtiyaç duyduğunuz, başta zaman olmak üzere kaynaklarınız yetersiz ise; bu sorunların hepsini ayni anda çözmeye çalışırsanız hiç birini çözemezsiniz ve nefessiz kalırsınız. İçlerinden sizi en çok etkileyen öncelikli 3-5 tanesini seçer ve tüm enerjinizi sadece bunlara odaklarsanız çözme olasılığınız çok artar. Bir sonraki aşamada başka bir grup sorununuzu seçer onların çözümü için çaba sarf ederseniz başarılı olma şansınız artar.
İşte buna Sorun çözmek için “Dilimleme Teknikleri” deniliyor. Bu yöntem, büyük ve karmaşık bir sorunu daha yönetilebilir ve anlaşılır parçalara ayırarak çözmeyi amaçlar. Bu yaklaşımla ilgili bazı avantajlar şunlardır:
1. Odaklanma: Her bir parça üzerine yoğunlaşarak daha dikkatli ve detaylı çalışabilirsiniz.
2. Motivasyon: Küçük başarılar elde etmek, motivasyonunuzu yüksek tutar ve ilerleme kaydettiğinizi hissetmenizi sağlar, sorunlarınızla baş edebilme azim ve iradenizi besler.
3. Yönetilebilirlik: Büyük bir sorunu bir anda çözmeye çalışmak, stres ve karışıklığa yol açabilir. Küçük parçalara ayırarak işleri daha yönetilebilir hale getirirsiniz.
4. Hata Yönetimi: Küçük parçalar üzerinde çalışırken hataları daha kolay tespit edip düzeltebilirsiniz.
5. Kaynak Kullanımı: Kaynakları daha etkin bir şekilde kullanabilirsiniz, çünkü hangi parçada neye ihtiyaç duyduğunuzu daha net görürsünüz.
Bu görüşlerimi aşağıda arz etttiğim iki örnekle açıklamak ve güçlendirmek isterim.
-
Sayın Cem Kozlu, THY nın başına geçtiğinde 16 Birim Başkanını toplamış ve havayollarının sorunlarını dinlemiş. Sonunda Birim Başkanlarına hitaben “Binlerce problem sıraladınız. Bunları çözmeye torunlarımızın bile ömürleri yetmez. O Zaman ne yapalım? en önemli ve öncelikli üç sorunu ele alalım ve altı ay içinde herkes burada büyük değişimler olduğunu fark etsin. Hem yolcular hem de çalışanlar yaptıklarımızdan memnun olsunlar” demiş. Belirlenen üç sorunun ilki teknik malzeme temini ve lojistikle ilgiliymiş. İkincisi kronik gecikme sorunu imiş. İşletmenin uçakları zamanında kaldırmak gibi bir endişesi ve gündemi bile yokmuş. Üçüncü sorun ise hemen her uçuşta yolcularla kabin personeli arasında yaşanan ciddi tartışmalarmış. Kozlu, gerçekten çok emek vermiş ve bu üç sorunu 6 ay içinde tamamen çözmüş ( Kaynak : Sn. Acar Baltaş’ın “Hayat en çok iyileri kırar” kitabından alıntıdır.
-
Lütfen bir an için hayal etmeye çalışınız. Trafik kazasında ağır yaralanmış ve acil servise getirilmiş bir koma hastasının öncelikle hayati bulguları ile mi ilgilenirler yoksa estetik deformasyonuna yoğunlaşarak hastayı plastik cerrahlara mı teslim ederler ?
Saygı ile
Serdar DURAT